Efsane Adam: Hasan Ekinci

         Efsane Adam: Hasan Ekinci

     Hasan Ekinci’yi tanımayan mı var? Ülkemizde iş, aş ve tayin derdi olan herkes tanır. Ben O’nu 1977 seçimleri öncesinde tanıdım. Tanıdım derken yaşamım boyunca karşılıklı oturup bir çorba içmişliğimiz yoktur. İlk kez milletvekili adayı oluyor.

                 Çevresini kuşatan yurttaşlara şunu söylüyor:

-          Benim yanıma geldiğinizde Türkçe bilmeniz şart değildir. Meramınızı Gürcüce olarak da iletebilirsiniz. Çünkü ben sizden biriyim. Günler geçti, Hasan Bey, milletvekili seçildi. Birkaç sene sonra Orman Bakanı oldu. Bir tayin işimden dolayı Ankara’ya yanına gittim. Diğer şehirlerden gelen ziyaretçileri tek tek alıyor, Artvinliler’i ise hep birlikte kabul ediyor. Büyük bir masanın etrafında bir yandan çaylar- kahveler içilirken bir sıra türküsü gibi herkesin derdini- meramını dinliyor, reçete yazar gibi ilgili yerlere direktifini bir kâğıda yazıp sıkıntısı olan ziyaretçisine veriyor. Bazen de ilgili yerlere telefonla direktif veriyordu. Bunun bu özelliğini duyanlar diğer şehirlerden de geliyor ve hatta diğer politikacılar tarafından ‘ git senin işini Hasan Bey yapar’ ifadesiyle yönlendiriliyorlardı. Benim yanına gittiğim 12 Eylül’den az evveldi. Daha çiçeği burnunda altı aylık bakanken altı bin kişiyi işe yerleştirdiğini öğrendim. Tayin yaptıranlar, hastasını tedavi ettirenler de cabası. Hasan Beyin tayin konusunda temel ilkesi şuydu: Artvin’e tayin yaptırmak isteyene yardımcıydı, fakat Artvin’den başka illere gitmek isteyenlere ise sıcak bakmazdı. Diğer şehirlerde yaşayanları bir yana koyacak olursak her Artvinlinin mutlaka ve mutlaka Hasan Bey’le doğrudan veya aracısıyla bir teması olmuştur. O, kendisine taş atan gencin de tayin işiyle ilgilenmiş, kendisine oy vermeyen karşıt görüşlüyü de iş- aş sahibi yapmıştır. O, halkın diliyle konuşmuş, halkın sorunlarını özümsemiş, halkın arasında olmaktan onur duymuş biriydi. O, bir çiftçi ailesinden gelmiş olmasını, bir köylü çocuğu olmasını bir eziklik olarak değil, bir şeref olarak gören altın kalpli bir insandı. Bugüne değin çeşitli politikacılar gelmiş, geçmiştir, ilkbaharda çiçek açmış, güz gelince solmuş gitmişlerdir. Fakat Hasan Bey, öyle mi? Hasan Bey’in aradan seneler geçmiş olmasına karşılık bir yaprağı bile dalından kopmamıştır. Çünkü O, halkın adamıdır. Çünkü halkımız, kendisinin yanında olanları hiç unutmaz.  Çünkü O, bir siyasetçi değil, siyaset üstü biri olarak göründüğü için büyüktür.  Ömrümde partisine oy vermeyen biriyim, ne tayin, ne iş konusunda kendisinden bir menfaat görmememe karşın Hasan Bey’i daima saygıyla anar, onunla gurur duyarım. Çünkü O, sıradan bir politikacı değil, bir ‘EFSANE ADAM’ dır.