Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Sakaryadan Dicleye


Açıklama: İlk fırsatta Dicleye gidip Sakaryanın selamını ileteceğim.
Kategori: Hayatın İçinden
Eklenme Tarihi: 03 Temmuz 2017
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 11:55
Site: Yanıkozan Fikir Ve Sanat Sitesi
URL: http://www.yanikozan.com/haber_detay.asp?haberID=202


      2011’in Şubat tatilinde ailece Diyarbakır’daki oğlumuzun yanına gitmek için 27 Ocak Perşembe günü Adapazarı- Shell istasyonundan Özlem Diyarbakır Turizm’in 15.00 otobüsüyle yola çıkıyoruz. Mesafe 1217 km, yaklaşık süre 17 saattir.

       Otobüsümüz bir saat gecikmeli geldi. Otobüsün sağ cam kenarından dışarıyı seyredip gördüklerimi not alıyorum. Mevsim kış olmasına karşılık yol boyu yemyeşil, karşı dağlarda ve tepelerde kar var. Düzce’ye yaklaşıyoruz. Vakit akşam olmak üzere otobanda ilerliyoruz. Ağaçlar daha kış uykusundalar. Otobüsün içi altı derecedir. Yollarda tanker ve kamyonlar çokta göze çarpan araçlardır. Yol kenarlarındaki yerleşim yerlerinde sık sık minareli köyler ve beldeler var. Az da olsa sanayi tesisleri var. Otobüs Düzce tesislerini pas geçip Bolu yönünde ilerliyor. Karlar daha aşağı eteklere kadar inmiş. Tırları sollamayı sürdürüyoruz. Düzce- Kaynaşlı Evliyaoğlu dinlenme tesislerinde mola verip akşam namazını eda edip birer gözleme yedik. Bolu dağını 3 dakikada geçtik. Eskiden bu yolu tırmanmak bir kâbustu. Arada televizyon izliyorum, kitap okuyorum ve cep telefonumla mesajlaşıyorum.

 

        Saat 20.00 de Ankara otogarındayız. Yarım saat mola verildi. Yolcu indirme- bindirme işlemleri gerçekleştirildi. Otobüs ful dolu.

        Saat 23.20’de Kırşehir’in Mucur Başkent dinlenme tesislerinde mola verdik. Burada çayımı içerken duvardaki bir söz dikkatimi çok çekti.                                ‘Fişini almayan aydınlığı göremez.’

Gün ışırken Malatya’daydık. Malatya, gerçekten güzel ve modern bir şehir. İki cumhurbaşkanı çıkarmış bir şehir. Adları üniversitede ve tıp merkezinde yaşatılıyor. Bezirgân dinlenme tesislerinde mola verip sabah namazını eda ettik. Akaryakıt istasyonunda uyarıcı trafik spotları dikkatimi çekti.

-Hatalı sollama yapmayınız.

-Emniyet kemerinizi takınız.

Güneş bulutların arasından göz kırpıyor. Karşı dağlarda kar var. Yerlerde güzden kalma yeşilliğin izi ve kırağı var. Çıplak arazi, boylu boyunca uzanıyor. Yer yer kayısı ağaçları göze çarpıyor.

Elazığ’dayız. Türküde de belirtildiği gibi, gerçekten upuzun bir çarşısı var. Batıda olan süpermarketler ve hipermarketler burada da var. Yapılaşması gayet mükemmel. Belediyenin şu spotu çok anlamlı:

‘Biz sizinle varız, Sizin için çalışıyoruz.’

Modern bir terminali var.

Elazığ’dan Diyarbakır’a doğru yol alıyoruz. Burada da yollar bakımlı ve modern. Elazığ’da güneş şöleni varken buralarda kapalı bir hava var.

‘Bin yıllık kardeşliği yaşa ve yaşat’ spotu kocaman bir tabelada yer alıyor. Bu söz gerçekten anlamlı ve önemli.

 Saat 08.20. Hazar gölü, bütün cazibesiyle gönlümü fethetmeye yetti. Göle yakın yerlerde tatil sitelerinin inşa edildiğini görmüş olmam da buraya verilen önemi belirtiyor. Ülkemizin ve Türk dünyasının kültür hayatına önemli katkılar sağlayan Uluslararası  ‘ Hazar Şiir Akşamları’  burada düzenleniyor. Burası bana Karadeniz sahil boyunu hatırlatıyor.

Diyarbakır’a yaklaşıyoruz. Her yerde kar var ama yollar da yok.  Karayolları şantiyeleri gözüme çarpıyor. Madene yaklaşıyoruz. Doğası Artvin’e benziyor. Diyarbakır’a daha 80 km. yolumuz var. Yol genişletme çalışmaları insanı mutlu ediyor. Ergani’deyiz. Artık 21 plakalı araçlar yolları tutmuşlar. Ergani’de eski yeni yapılar bir arada. Hayli büyük bir ilçe. Diyarbakır tüm ihtişamıyla bizleri karşılıyor. İçimde hiçbir önyargı yok. Gönlüm o kadar rahat ki, anlatamam.

Vakit, saat 10.00.Otobüsten iniyoruz. Oğlum otosuyla bizi evine götürüyor. Gelinim ve torunumla özlem gideriyoruz.  İlk fırsatta Dicle’ye gidip Sakarya’nın selamını ileteceğim.   28 Ocak 2011 /Diyarbakır

 


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster