Adımla Ağrı-Tutak'ta gezici bir kütüphanenin açılması beni en çok mutlu eden bir olaydır.
Yaradan'ın Kuran'da ilk emri 'Oku'dur. Ben de bu emri ta ilkokul çağlarından beri yerine getirmeye çabalıyorum. Sokakta, kırda, bayırda, yaylada, otobüste, uçakta, toyda, düğünde evde hep elimde kitapla görürler beni görenler. Gözlerimi kitap okurken yumarım her gece. Soyadımın 'Okur' yada 'Okuyan' olmasını çok isterdim. Gittiğim evlerin mobilyalarına değil kütüphanelerine göz gezdiririm. *************** HEP HÜZÜN DAMLIYOR DİZELERİMDEN ve DÜŞLER ÜLKESİNDE DOLUNAY VAKTİ adlı eserlerin sahibiyim. Üçüncü kitabım da doğum sancıları çekiyor... ********* Bir keresinde yaylada köylülerimden biri: Hoca sen okudun, emekli oldun, hala neyi okuyorsun, diye suale tuttu. Benim elimde o sıraları 'Ölümden Sonraki Hayat' adlı bir kitap vardı da: Büyük KPSS'ye hazırlanıyorum, demiştim. ******* Adapazarına taşınalı İl Halk Kütüphanesine üyeyim. Her 15 günde bir kitap alır, okur ve değiştiririm. Kütüphanede işim uzun zaman alıyor. Alacağım üç kitabı şu vasıflara göre talep ederim. Erkek yazar- kadın yazar Yerli- yabancı yazar Sağ- sol düşünceli yazar Klasik – Modern eser Şiir- Nesir Roman- Şiir- Nesir Makale- Deneme- Söyleşi Kütüphaneden çıkarken elimde şu kitaplar olabilir: 1-Abdurrahim Karakoç'tan Yasaklı Rüyalar şiir kitabı 2-Honore de Balzac'dan Vadideki Zambak Romanı 3--Samiha Ayverdi'den İstanbul Geceleri ******** Bir gün Adapazarı’ndan, Akyazı’ya gidiyordum. Yan koltuğa güngörmüş, yaşlı biri oturmak istedi. -Koltuk boştur, dedim ve oturdu. Ben, her zaman ki gibi kitap okuyordum. Öyle sohbete daldırdı ki beni, kitap okumadan vaz geçtim, yolun nasıl bittiğini bile fark edemedim. Uzun süre Almanya’da çalışmış, uygar biri. Sakaryalı. -Nerelisin, diye sordu. Artvinliyim, dedim. Kitap okumama hayran olduğuna işaret ederek: Bu çağda kitap okuyana zor rastlıyor insan. Artvinli olduğunu sormadan anladım, dedi. ********** Bir İstiklal Savaşı Gazimiz vardı Ethem dede. Benim, onunla ilgili bir anımı anlatacağım. Ben, çocukken de, gençken de kitap kurduydum. Kırda, bayırda, ormanda, harmanda ve çobanken kitap okurdum. Ethem amca, beni bu halimle her gördüğünde: -Bu çocuk adam olur, derdi. ************ Bir yaz tatilinde Akyazı’ya gelmiştim. Yeğenlerim Yavuz’la Oğuz daha ilkokuldaydılar. Bir gün bunları çarşıya götürdüm. Bir şeyler alıp yedirmek istedim. -Yeğenlerim, ne alayım, neyi yemek istersiniz, diye sordum. Onlar da: - Dayı sen bize kitap al, dediler. Yunus’un buğday değil de himmet istemesi gibi. Ben de kitap alıp verdim. Eve döndük. Ben, ablamla muhabbet ederken aldığım kitaplarla yanıma geldiler. Dediler ki: -Dayı, biz bu kitapları okuduk. Sen, bunları köye dayıların çocuklarına götür, onlar da okusunlar. *********** Çocukluğumdan beri yolda, işte, hastanede ve birçok yerde kitap okurum. Eğer, kumar, içki, sigara ve esrar gibi zararlı alışkanlıklarım olsaydı şimdi çevremde binlere varan kumarbaz, alkolik, tiryaki ve esrarkeş olurdu. Ne yazık ki kimse benim okumamdan etkilenmedi. Bir Belediye Başkanından kütüphane açmasını istediğimde: -Kimse kitap okumuyor. N’apacan kütüphaneyi? Diye karşı soruyla karşılaştım. ***************** Adımla Ağrı-Tutak'ta gezici bir kütüphanenin açılması beni en çok mutlu eden bir olaydır. Kasım 2023 Sakarya